Nisan Güneşi 49. Yaşında!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Elimize posta yoluyla ulaşan Proletarya Partisi MKP’nin kuruluş yıldönümüne ilişkin yayınladığı MKP MK-SB imzalı bildirisini halklara karşı sorumlu yayıncılık anlayışımız gereği yayınlıyoruz.

Devrimci Demokrasi İnternational

*****

Enternasyonal Proletarya`ya, Türkiye ve Kuzey Kürdistan Proletaryası ve Halklarına!

İşçi sınıfının önderliğinde güçlü bir halk hareketinin yaratılması için 49 yıl önce yükseklere kızıl bir bayrak çekildi.

Maoist Parti yarım asırı bulan mücadele yaşamında ilk günkü gibi aynı inanç, kararlılık ve iradeyle yol almaya devam ediyor. Komünist önder İbrahim Kaypakkaya’nın harcını ve suyunu Büyük Proleter Kültür Devrimi’nin kızıl nehrinden taşıyarak attığı temel, fırtınalara, kasırgalara, depremlere meydan okuyarak çelikleşti. Aldığı her darbeden sonra “çeliğe verilen suyun” minerallerindeki dayanma gücünü test edercesine tekrar tekrar ortaya çıkan savrulmalar, temelin sağlamlığı karşısında yaprak hükmü kadar etki bıraktı. 

Komünist önder İbrahim Kaypakkaya Ocak 1972’de “Kahraman işçi sınıfımızın, fedakar köylülerimizin ve yiğit gençlerimizin mücadelesi hızla yayılan Marksist-Leninist eserler, Çin’de Başkan Mao’nun önderliğinde yer alan Büyük Proleter Kültür Devrimi’nin dünyayı sarsan etkileri bütün bunlar ülkemizin toprağında yığınların mücadelesine önderlik edecek genç bir komünist hareketin fışkırmasına elverişli ortamı hazırlıyordu.

Yığınların mücadelesini, gerici kliklerin bazen birini, bazen diğerini iktidara getiren bir kaldıraç olmaktan kurtaracak olan, bu mücadeleyi muzaffer bir halk devrimine dönüştürecek olan, kitlelerin şiddetle gerek duyduğu komünist bir önderlik” dedikten üç ay sonra 24 Nisan 1972’de Maoist Komünist Partisi’nin önceli olan Türkiye Komünist Partisi (Marksist-Leninist) kuruldu.

Tarih sahnesine çıktığı andan itibaren en tehlikeli, ihtilalci komünizmin Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da temsilcisi ve yol göstericisi olarak düşmanının belirlemesi, onun en azgın saldırıların da hedefi olacağını gösteriyordu. Buna rağmen buz kırılmalı, yol yürünmeliydi. 

Komünist önder İbrahim Kaypakkaya’nın, komutan Ali Haydar Yıldız’ın, Meral Yakar’ın, Yeter Güzel’in, Özlem Eker’in, Berna Saygılı Ünsal’ın, Mehmet Kocadağ’ın, Cemil Oka’nın, Manuel Demir’in, Orhan Bakır’ın, Ahmet Muharrem Çiçek’in, Mehmet Zeki Şerit’in, İsmail Bulut’un, Süleymen Cihan’ın, Seyfi Batar’ın, Kazım Çelik’in, Baba Erdoğan’ın, Cüneyt Kahraman’ın, Aygün Uğur’un, Endercan Yıldız’ın, Ali İhsan Özkan’ın, Zeynel Arslan’ın, Ökkeş Karaoğlu’nun, Aydın Hanbayat’ın, Cafer Cangöz’ün, Erol Baştuğ’un, Ali Çelik’in ve yüzlerce kadın-erkek Halk Savaşçısının proletaryanın iktidarı kazanma amacında örs ile çekiç arasında dövülen iradesi buzu kırdı, yol açıldı.

Devrim büyük bir davadır; onun için büyük şeylere katlanmaya değerdir. Kahramanlıklarla dolu sosyalizm mücadelesinin kızıl bayrağını taşıyanlar günün cesur savaşçıları olarak kendilerine devredilen mirası yeniden yaratmayı bileceklerdir. Proleter devrimciler MLM biliminin yol göstericiliğiyle yeni sürecinde görevlerini omuzlayacak, öncellerinin mirasını yarına taşıyacaklardır. 

Önüne çıkan engelleri bir bir aşmada ustalaşan kızıl nehir akmaya devam etmektedir. Çok setler çekildi akışın durdurulması için ama nafile. 24 Nisan’da parlayan güneş canlı mücadele, bilimsel gücümüze can ve kan taşımaya devam edecektir.

Maoist partinin gerçekleştirdiği 3. Kongre’si proleter devrimcilerin elinde yön gösteren meşale olmaya adaydır. Proletarya partisinin ortaya koyduğu ideolojik-siyasi ve stratejik yönelimi partinin yeniden inşaa edilmesi ve kızıl nehire yeni damarlar taşıması açısından önemli bir yerde durmaktadır. Kendi küllerinden yeniden doğan, oportünist-revizyonist fikirlere karşı devrimci proletaryanın iktidarı kazanma nihai hedefinde üzerine düşen görevleri yerine getirmekte kararlıdır. “Tek doğru benim” anti-bilimsel düşüncede olmayan partimiz, Marksizm, Leninizm, Maoizm’in bilimsel düşüncesini öğrenme, kavrama, kavratmada mütevazice kendi yolunda yürümeye devam edecektir. Öğrenirken öğreten, yeni yönelim ve partinin yeniden inşasında proletaryanın ideolojisini savunup kızıl bayrağa sürülen tüm lekeleri temizleme gayretini ortaya koyacaktır. 

Bu yeni süreçte yoldaşlarımızın partiyle sıkı bağlar kurarak, önünü koymuş olduğu hedeflere odaklanarak yeniden inşaasını en kısa zaman diliminde tamamlayacağı ve kitlelerle olan güven sorununu da aşacağını biliyoruz. Partimizin değerleri ve kitlelerle olan bağlarının üzerinden silindir  gibi geçen mülteci darbeciliğin açtığı yaralar tek tek sarılarak, hata ve zaaflarının üstünü örtmeden hesap verme bilinciyle yoldaşlarımızla, dostlarımızla, kitlelerle tekrardan sıkı bağlar kurularak olması gereken noktaya taşınacaktır. 

İddialıyız! Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da proletaryanın öncülüğünde sosyalizmin kızıl bayrağı göndere çekilecek!

İddialıyız! Türk, Kürt ulusundan ve çeşitli milliyetlerden işçi sınıfı, emekçi köylüler ve ezilen tüm halk kitleleri proletaryanın sınıf iktidarı uğruna birleşecek, faşist devlet diktatörlüğünü yerle bir edecektir!

Selam olsun halk için ölenlere, silah elde toprağa düşenlere bin selam!

Selam olsun 49. yılında komünist öncüye!

Selam olsun fedakar gençliğimize, devrim doğuran kadınlara!

Selam olsun 3. Kongremize!

Yaşasın Marksizm, Leninizm, Maoizm!

Yaşasın Proletarya Enternasyonalizmi!

Yaşasın Devrim ve Sosyalizm!

Yaşasın Halk Savaşı!

Maoizmle yüklen kazanacağız!

MKP MK-SB

Yorumlar kapalı.