Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Ankara Şubeler Platformu, “İnsanca yaşanacak bir ücret istiyoruz” diyerek bordro yakma eylemi düzenledi
Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK), Ankara Şubeler Platformu, “İnsanca yaşanacak bir ücret istiyoruz” diyerek bordro yakma eylemi düzenledi. Halkın çarşıda, pazarda, mutfakta yaşadığı gerçek enflasyonun TÜİK rakamlarını katladığına dikkat çeken KESK, halkın yaşadığı yoksullaşmanın gizlenemez boyutlara ulaştığını belirtti.
“Alınteri çalınmaktadır”
Yüksek gelirli tabaka ile toplumun neredeyse yüzde 95’ini kapsayan dar gelirli kesimlerin yaşadığı enflasyonun farklı olduğuna dikkat çekilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Bugün dar gelirli kesimler gelirlerinin en az yüzde 85’ini sadece üç kaleme; gıda, kira ve ulaştırmaya harcamak zorunda kalmaktadır. Üstelik bu kalemlere yaptıkları harcamaları asgari düzeye indirmek zorunda kalan milyonlar ne yeterince beslenebilmekte, ne de barınma, ısınma gibi ihtiyaçlarını yeterince karşılayabilmektedir. Öte yandan dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 6 bin 400 TL’yi, yoksulluk sınırı 20 bin 500 TL’yi aşmıştır. Ortalama kamu emekçisi maaşı 6 bin 750 TL’de, ortalama kamu emekçisi emeklisi maaşı ise 4 bin 674 TL’de kalmıştır. Tüm bunlara rağmen resmi enflasyon yıllardır TÜİK vasıtası ile düşük gösterilerek milyonlarca kamu emekçisinin, işçinin, emeklinin ekmeğiyle oynanmakta, alınteri çalınmaktadır. Emeği ile geçinen tüm kesimler gibi kamu emekçilerinin ve emeklilerinin de ağır bir yoksulluk girdabına sürüklendiği koşullarda söz konusu artışı “memura, emekliye müjde” diyerek allayıp pullayanları kınıyoruz.
“Maaş artışları sefalet düzeyinde kaldı”
Açıklamanın devamında kamu emekçilerinin ve emeklilerinin resmi enflasyona göre maaş artışının eksik ve hatalı hesaplandığı ifade edilirken söz konusu aldatmacanın ortadan kaldırılması için gerekli hukuki girişimlere başlanacağına yer verildi.
Geçtiğimiz günlerde TBMM’den geçirilen ek bütçe ile TÜİK enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmanın çok uzağında olduğunu belirten KESK, maaşlarda yapılan artışların sefalet düzeyinde kaldığını vurguladı.
Yoksulluğa ve sefalete itilen tüm kesimleri emeklerinin çalınmasına “artık yeter” demeye çağıran KESK, “İnsanca Yaşamaya Yetecek Bir Ücret İçin” taleplerini şöyle sıraladı:
• Tüm kamu emekçilerine, emeklilere en az vergi, artışı kadar yüzde 86 enflasyon farkı ödenmelidir.
• Mevcut durumdaki gelir vergisi tarifesinde, dilim tavan-tabanlarında veya vergi oranlarında ek bütçeye paralel artış yapılmalıdır. Aksi durumda maaş artışları cebimize girmeden gelir vergisine gidecektir.
• İktidarın bütçeyi tek başına belirleyip ardından toplu sözleşme masasında “bütçe imkanlarımız el vermiyor” diyerek bizleri hedeflenen çarpık enflasyon rakamlarına mahkum bırakma politikasına artık son verilmelidir.
• Emekçilerin, sendikaların, halkın bütçeye katılma hakkı önündeki engeller kaldırılmalıdır.
• 2023 bütçesi hazırlıklarına başlanacak olan önümüzdeki Ekim ayında toplu sözleşme masası kurulmalıdır.
• En düşük kamu emekçisinin geliri maaşında ve eş yardımı, çocuk yardımı, kira yardımı, ulaşım yardımı gibi sosyal ödemelerde yapılacak artışlarla yoksulluk sınırı üzerine çıkarılmalıdır.
Kaynak:sendika.org
Yorumlar kapalı.