Haber Merkezi: Gebze Kadın Kapalı Hapishanesi’nde tutsak bulunan 11 kadın, pandemiyle birlikte daha da artan hak ihlallerini anlattı. Haberleşme dahil pek çok haklarının gasp edildiğini belirten tutsaklar, “Dış dünyayla tamamen kopuk yaşamaktayız” ifadelerini kullandı.
Gebze Kadın Kapalı Hapishanesi’nde bulunan Beyaz Yakvi, Emine Yıldırım, Mukaddes Çelik, Rojbin Perişan, Emine İpek, Songül Ekinci, Havva Ak, Sayme Bayar, Aslı Çalıhan, Gullüzar Erman ve Mizgin Çiftçi, cezaevinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin Görülmüştür İnisiyatifi kurucularından Adil Okay’a gönderdikleri ortak mektupla yaşadıklarını anlattı.
12 Kasım’da yazılan ve geçtiğimiz gün Okay’ın eline geçen mektupta, Corona virüsü salgınıyla birlikte cezaevinde ihlallerin arttığı vurgulandı.
Tutsaklar, iletişim ve haberleşmenin yanı sıra sosyal etkileşimin kısıtlanması nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşadıklarını paylaştı.
Mezopotamya Ajansı’nda yer alan mektubun tamamı şöyle:
Ciddi sıkıntı ve ihlallerden biri, sosyal iletişim ve etkileşimin ortadan kaldırılması oldu. Bulunduğumuz odadakiler dışında hiçbir insanla iletişimimiz yok. Dış dünyayla tamamen kopuk yaşamaktayız. Ana akım medyanın yayın organları gazeteleri ve televizyon dışında her türlü haber alma hakkımız gasp edilmiş durumda.
Normal koşullarda, dış dünya ile bağlantımız ailemiz ve ziyaretçilerimizden karşılanıyor. Ancak pandemi dönemi ile ayda bir ya da iki defa kapalı görüş yapabiliyoruz. Açık görüş hakkımız tanınmamaktadır. Dışarıda yaşam biraz normalleştiğinde cezaevlerinde yeterli tedbir alınarak bu hakkımız tanınabilirdi.
Sosyal iletişim ve etkileşimin olmaması insan sağlığı açısından en az pandemi kadar risk oluşturmaktadır. Aile ve arkadaş ziyaretlerimizin gerçekleştirilmemesi pandemi tedbirleri kapsamında değerlendirildiği gerekçelendirilirken, kurum içinde hızlıca yapılabileceklerin yapılamaması ya da aksatılmasının herhangi bir açıklaması yapılmamaktadır.
Bulunduğumuz odadaki arkadaşlar dışındaki diğer insanlarla iletişim ve haber alma aracımız mektuptur. Mektup gönderme ücretlerinin çok çok yüksek olması bir yana gönderdiğimiz mektuplar ya yerine hiç ulaşmıyor ya da çok geç ulaşıyor.
Bize gelen mektuplar içinde aynı durum geçerlidir. Bu hakkının ihlali manevi anlamda ciddi mağduriyetler yaşamamıza sebep olmaktadır. Yine kurum içindeki sorunların çözümüne dair taleplerimizi bildirmek üzere yazdığımız dilekçelere yanıt verilmiyor, çoğu zaman dilekçelerimiz kayboluyor.
Ziyaret ya da kargo aracılığıyla gelen kıyafet vb. eşyalarımız birkaç gün bekletildikten sonra veriliyor. Duyarlı yaklaşılmadığı için bazen bu eşyalarımız da kaybolmaktadır. Bunlar ve daha yazılabilecek hak ihlalleri, keyfi uygulamalar mevcut cezaevinde. Sesimize ses olacağınızı düşünüyor. Selam ve sevgilerimizi gönderiyoruz.