O Türkiye ve Kuzey Kürdistan cografyasında isyanlarla mayalanmış, acı ve yoksulluğun devrime hazırladığı bir bozkırda Komünist perspektifle çakan umut yüklü kıvılcımdı. Henüz doğumla yaşam arasında geçiş sancıları yaşayan en zifiri karanlıkta, fırtınalı yıllarda devrimin harlanmasında kor ateşi idi. Komünistlerin sürece müdahalesinde bir çok yokluklarla yüzyüze iken zafere kilitlenmenin kararlılığında, ilk saldırıların… nereden ve nasıl başlamalının ustası idi.
Ali Haydar Yıldız 1953 Dersim Mazgirt doğumludur. Yoksul bir ailenin çocuğudur. Ortaöğrenim sürecinde mücadele ile tanışır. Ve devrimin izleyeceği yolu sadece kabullenmekle kalmaz onun yaratıcı uygulamasında rol alır. Dersim coğrafyasının faşist devletle daha ilk günlerinden karşı karşıya kaldığı varlık yokluk gerçeği içinde şekillenir ve faşizmin baskısına yiğit savaşçı ruhuyla karşı durur. Halka bağlılığı, sağlam inancı ve arkadaşları için gözünü kırpmadan can verme kararlılığı ve özverisiyle daha ilk tanıştığı günlerden İbrahimin can yoldaşı olur.
Türkiye ve Kuzey Kürdistan halklarının öncü komünist müfrezesi TKP(ML) esas aldığı mücadele alanlarında temelleri atılırken askeri eylemlerinin başarılı komutanı Ali Haydar’dı .
İbrahim Kaypakkaya ve yoldaşlarının bir savaş cephesinin en önemli unsuru sağlam bir KP yaratılması bilinci ile yürüttüğü çalışmanın alanda ki buz kıranıdır askeri politik çabalarıyla. Henüz yolun çok başında ve en kıt olanaklarla yüksek moral ve coşkuyla girişilen Partileşme çalışmaları 24 Ocak 1973…te Vartinik te sekteye uğrayacak sarılan komun etrafı ve çıkan çatışma sonucu Ali Haydar Yıldız kısa ama bir dolu somut adım ve eylem sığdırdığı yaşamı düşman kurşunu ve eziyeti ile sonlanırken göz bebeklerinde geleceğin düşler ülkesi çoktan kurulmuştu.
Ali Haydar Yıldız’ın yaşamı ve eylemi, umudun gücü, cesaretin dönüştürme ve ileri atılımda bilincin ikizi olduğu gerçeğidir. Tohum bir kere düşmüştü toprağa ve o günlerin ekilen devrim perspektifi ilerleme ve gerilemelerle yenil ayağa kalk yeniden yenil yine ayağa kalk ve mücadele zafere ulaşana kadar bu diyalektiği izleyeceğini kavrayan öncünün tarih bilincinde yükselttiği kızıl granittir.
Ali Haydarlaşan devrimci yaşamların artar eksilmez sayısının güvencesinde onun yaşamından öğrenme ve onu mücadelede bayraklaştırma aslolandır. Savaş toplumsal devinim ve gelişmenin manivelasıdır. Bu gerçekten uzaklaşan düzenin payandası olmaya, sistemi güçlendirmeye ve reformizm prangasında halk kitlelerinin engin deryasından soyutlanıp marjinalleşmeye mahkümdur.
Kayıplarımız ve yenilgilerimiz, zafere giden yolu açacak acı ama zorunlu tecrübe ve ders duraklarıdır. Bu süreçlerin zorluklarını,düşmanın teknik ve taktik üstünlüğünü teslimiyetin gerekçesi yapanların bugünkü durakları sondan bir önceki fil mezarlıklarıdır.*
Önder Ibrahim Kaypakkaya nın kutup yıldızı olduğu devrimimizin, O’ nun devrim ve mücadele perspektifleri, bunları belirlemede diyalektik materyalist yöntemi ve Marksizm Leninizm Maoizm bilimi ile zaferi mutlaktır. Ali Haydar Yıldız ve tüm ölümsüzlerimiz anısına bağlılıkla kendimizi yenileyerek ve aşarak kazanacağız. Halk Savaşı ile kazanacağız…Mutlaka biz kazanacağız.
* Fiziksel ölümünün yaklaştığını hisseden yaşlı Filler,sürüden ayrılır ve doğada ölümü bekleyeceği bir yer bulur orada hiçbirşey yapmadan ölümü beklermiş. Fil mezarlığına çekilmek denir buna. Devrimci politik yaşamda enerjisi tükenen yapıların parlamenter yolu ve yasallığı keşfettiği ve burada pinekleyerek devrimci politik etkisini yitirdiğini örnekleriyle tespit edebiliyoruz. Bu nedenle Yasalcılık ve Parlamentarizm devrimci parti ve hareketlerin Fil Mezarlığıdır dersek sadece somut bir gerçeği ifade etmiş oluruz.
Yorumlar kapalı.