Evin Cezaevi’ndeki kadın tutsaklar, Werîşe Mûradî’ye verilen idam cezasına karşı açlık grevi eylemi yaptıklarını duyurdu.
İran’da Evin Cezaevi’nde tutulan Doğu Kürdistan Özgür Kadın Topluluğu’nun (KJAR) üyesi Werîşe Mûradî’ye 10 Kasım’da verilen idam cezasına dönük birçok kesimden tepkiler gelmeye devam ederken, Evin Cezaevi’ndeki kadın tutsaklar da bugün açlık grevine girdiklerini duyurdu.
KADIN TUTUKLULAR AÇLIK GREVİNE BAŞLADI
Evin Cezaevi’nde tutuklu bulunan Golrokh Iraei, dijital medya platformları X ve Instagram hesaplarından yayınladığı bir mesajla, Werîşe Mûradî ve Pexşan Ezizi’ye verilen idam cezalarını kınamak için tutukluların açlık grevi eylemi başlattıklarını duyurdu. Golrokh Iraei mesajında, Werîşe Mûradî’ye mahkeme başkanı tarafından savunma hakkının tanınmadığını hatırlatarak, somut delillere dayanmadan hakim kanaatiyle idam cezasının verildiğini söyledi. Golrokh Iraei mesajının devamında, Evin Cezaevi’ndeki kadınlar koğuşundaki tutukluların bugün açlık grevi başlattıklarını belirtti.
‘TÜM SUÇLAMALAR ASILSIZDIR’
İran Kürdistan Komünist Partisi Komala Kadın Komitesi de kadın öncülere verilen idam cezalarına dair yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “İran İslam Cumhuriyeti’nin 15’inci Ceza Mahkemesi, 10 Kasım Pazar günü suçlu bir hâkim olan Salavati başkanlığında, sivil bir kuruluşu olan Doğu Kürdistan Özgür Kadın Topluluğu’nun (KJAR) üyesi Werîşe Mûradî’ye idam cezası verdi. Werîşe Mûradî’ye yönelik tüm suçlamalar asılsız ve uydurmadır. Werîşe Mûradî, sahte ve adaletsiz bir mahkemede kendini savunma hakkı bulamamış, Salavati ise onun avukatlarına savunma yapma izni dahi vermemiştir. Salavati, İran İslam Cumhuriyeti’nin en kötü şöhretli hâkimlerinden biridir ve suçlu hâkim Saeed Mortazavi ile aynı sınıftadır.”
‘AMAÇ KORKU SALMAK’
İdam cezasının amacının halka korku salmak olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “İran İslam Cumhuriyeti’nin yargı ve güvenlik organlarının amacı, bu tür cezalarla toplumda korku yaratmaktır. Werîşe Mûradî ve Pexşan Ezizi gibi siyasi ve sivil aktivistlere verilen idam cezaları, İran İslam Cumhuriyeti’nin, içinde bulunduğu ölümcül kriz ortamında iktidarını sürdürme politikalarının bir parçasıdır. Örneğin, 6-20 Kasım tarihleri arasında, sadece 15 gün içinde, İran cezaevlerinde yüzlerce tutuklu idam edilmiştir. Bunun da amacı halka korku salmaktır. Werîşe Mûradî’ye tamamen temelsiz ve absürt bir olan ‘isyan’ suçlamasından dolayı verilen bu idam cezasını şiddetle kınamaktadır. Ayrıca, içerde ve dışardaki tüm insan hakları kuruluşlarına ve siyasi çevrelere, bu karara karşı çıkmaları çağrısında bulunmaktadır” denildi.