Tam 136 yıl geçti, adını kanlarıyla yazdıkları 1 Mayıs’ı, “BİRLİK, MÜCADELE VE DAYANIŞMA GÜNÜ” olarak, Dünya işçi sınıfına armağan eden Şikago’lu işçilerin katledilmesinin üzerinden!
136 Yıl boyunca kapitalist ücretli kölelik düzeni ve bu düzenin bekçisi devletlerin “demokrasi” ya da faşizm biçiminde ki iktidarlarına karşı, Dünya’nın dört bir yanında kavga bayrağını yükseltti ezilenler. Demokratik, sosyalist işçi ve halk devletleri kurarak, kapitalizme karşı Sosyalizmi bir seçenek haline getirdiler. Kurulan devletleri uzun yıllar önce yenilse de, işçi sınıfı burjuvazinin tarihsel mezar kazıcısı görevinin tarihsel bilinciyle YENİDEN SOSYALİZM hedefinden biran olsun sapmadı.
Avrupa’dan Asya’ya, Latin Amerika’dan Afrika’ya dağlar da, fabrikalar da, metrepoller de hayatın her alanında “Yeni Bir Dünya” mümkün umuduyla çarptı proletarya ve onun emekçi dostlarının kalbi. Bugün de yaklaşan bir 1 Mayıs 2022 öncesi inadın ve israrin mücadele bayrağı bir çok siyasal coğrafyada coşkuyla dalgalanmak için, sabırsızlıkla gün sayıyor.
Orta-Doğu’yu emperyalist pençeleriyle paramparça edip, halkların kanını sömürü çarklarına petrol, doğal gaz üzerinden “enerji” ye dönüştüren çok uluslu kapitalist tekeller ve onların barbar devletleri, bugün Ukrayna üzerinde aynı gerici savaş hamlesiyle vekalet savaşlarını sürdürüyorlar. Bu savaşın tüm ekonomik ve sosyal maliyeti, pandemi sürecinin her açıdan yıkıma uğrattığı ezilen halklara fatura edilmiş durumda. Dünün sosyal haklarının bir bir budandığı Avrupa ülkeleri bugün yüksek enflasyon rakamlarıyla adeta boğulup nefessiz bırakılıyor.
1 Mayıs 2022, kapitalist haydutların pandemiyi kendi aç gözlü sömürü ve vurgun duzenlerine fırsata çeviren emperyalist merkezlerde, ve onların yarı sömürge pazarları konumunda ki tüm ülkelerde, içte ve dışta büyük isyanları adeta bir ön provası olarak yaşanacaktır.
Türkiye Kuzey Kürdistan siyasal cografyası da bu politik paronamanın tam merkezinde bulunuyor. Tek adama dayalı faşist diktatörlükle, her türlü ekonomik sosyal hakları gasp edilerek ağır baskı koşullarında adeta suyu çıkartılmaya çalışılan Türk ve Kürt emekçileri, giderek keskinleşen çelişkilerinin “alçak basıncı” altında öfkelerini 1 Mayıs ta patlatmak üzere biriktiriyorlar..
1 Mayıs’ın Birlik, Mücadele Ve Dayanışma ruhu giderek Dünya’nın dört bir yanında ezilen ve sömürülen yığınların hem kitlesel öfke selinde, hem onların öncü bölüklerinin Hindistan da, Filipinlerde büyüyen gerilla savaşı örneğinde görüleceği üzre hesap soran “namlularda” ete kemiğe bürünüyor.
Tarihin zorunlu yasaları bugünün yeni koşullarında sınıf mücadelesinin belirleyici olduğu emperyalizm çağında, açlığın, yoksulluğun, sömürü ve talana dayalı savaşların, her türden sınıfsal, ulusal, cinsel ve inançsal baskının olmadığı tek toplumsal seçeneğin ille de sosyalizm olduğunu bugün de haykırmaya devam ediyor. Bu sesin fabrikalarda, meydanlarda, caddelerde milyonların emekçi direnç ve coşkusuyla çoğalalıp taşacağı 2022 1 Mayıs’ına, sınıf kini ve öfkemizle umudu müjdeleyen görkemli bayraklarımız, hesap soran pankartlarımız Sosyalizm diyen inadımızla hazırlanarak girelim. Kapitalist barbarlığa karşı yeni bir Dünya mümkün diyen, bunu 1 Mayıs’ın tarihsel anlamına uygun Birlik, Mucadele Ve Dayanışma bilinciyle bayraklaştıran, hayatı yaratan ellere selam olsun!
Emperyalist İşgal ve Haksız Savaşlara Hayır!
Kahrolsun Ücretli Kölelik Düzeni Kapitalizm!
Yaşasın Devrim ve Sosyalizm
Yaşasın Kızıl 1 Mayıs
Devrimci Demokrasi
Demokratik Haklar Platformu
Partizan Gençlik
Yorumlar kapalı.